Şefimizden siz dinleyicilerimize…
Sirene, kadın seslerinin bir arada olduğu çokseslilik bağlamında öncü bir deneyimi sırtlanarak yola çıktığında 10 kişiyle müzik hayatına başlamıştı. Geçen seneler içerisinde belki de en önemli kazanım yeni bir gelenek yaratmak oldu.
Bu gelenek, içerisinde besteciler aracılığıyla daha önce olmayan bir kadın korosu repertuarı yaratarak Türkiye koro müziği üretimine katkı sağlamaktan, öğrenme merakının ve çalışma azminin öz disiplinle birleştiği bir arada şarkı söyleme pratiğine uzanan, niteliği niceliğin üzerinde tutan bir anlayışla emin adımlarla ilerlemenin geleneği oldu.
Günümüzün popülizmine aldanmadan gerek yer aldığı projeler gerekse repertuvar tercihleriyle hem kendi içindeki dinamiğini hem de takipçileri arasında ve koro camiasındaki nitelikli duruşunu sürdürmeye devam ediyor.
10. yılın Sirene için teması “Zamanın İzi” başlığıyla kurgulandı. Zaman, geçmiş mirasımızı ve bugünü bir arada kucaklayan bir anlayışa sahip. İlk iz bırakan durum ise belkide aynı köke sahip Akademi Sirene. Sirene’nin 5. senesinde deneyimlerini aktarmak ve nitelikli kadın korist yetiştirmek arzusu ile kurulmuş Akademi Sirene ise bu sene 5 yaşında.
Tıpkı bir ağaç kökü gibi birbiri içerisinden aynı anlayışla türeyen gelişen ve büyüyen bu iki koronun organik bağı bu konserin alt başlığı: Kök.
“Zamanın İzi” teması içerisinde sene boyu izleyeceğiniz her Sirene konserinde bir yeni seslendiriliş bir tane de Sirene’nin eski repertuvarlarından bir eser yer alacak. Günceli ve geçmişi bir arada ele alırken, bu deneyim dinleyicileri de zaman içerisinde bir yolculuğa çıkaracak.
“Uzak denizlerden gelir sesimiz” mottosu artık Sirene’yi takip eden ve niteliği, bilgiyi ve iyi müziği arayan talep eden herkesin sesidir.
Volkan Akkoç